31 Mart 2021 Çarşamba

Mart 2021

 


Mart ayı performansı biraz düşük geçen bir ay oldu. Ocak ayından bu yana istikrarlı şekilde düşüşüm devam ediyor, farkındayım, özeleştirimi de yapıyorum. 

Bir defa yasakların hafiflemesi gezme tozma değil ama iş halletme bakımından verimli oldu, bunu inkar edemem çünkü malum evlilik hazırlıkları tam gaz.
Kendime daha az zaman ayırdığım da doğru. Ama işte hayat mücadelesi diyelim.

3 kitapla kapattım ve sadece 6 saat ayırabildim kitap okumaya. Ama hiç değilse incelemelerimi yazdım. 
- Eugene Grandet - Honore de Balzac
- İnsan Neyle Yaşar - Lev Tolstoy
- Evlilik - Jane Austen
Hepsi blogda mevcut. 

Nisan ayı mart ayından daha güzel olacak eminim çünkü ramazan geliyor ve haftasonları yine sokağa çıkmak yasak :D:D

Biz de kitap okuruz bol bol, napalım?

Herkese bol kitaplı günler.

Selin.  

Evlilik - Jane Austen

 

Jane Austen İngiliz Edebiyatının önemli yazarlarından birisi. Kült denebilecek öne çıkmış romanları büyük bir kesim tarafından okunuyor, beğeniliyor. Ancak bu kitap onun baştan sonra yazdığı, kurguladığı bir roman ya da öykü kitabı değil. Mevcut dört adet romanından evlilik başlığı altında örneklendirilebilecek bölümler alınarak tek bir kitap haline getirilmiş. 

İçerisinden bölümler alınan kitaplar: 
Aşk ve Gurur
Northanger Manastırı
Akıl ve Tutku
İkna

Ticari kaygıyla yapıldığına inanmak istemiyorum, bu tarz kısa kısa pasajlar okumayı sevenler hedeflenmiş olabilir. Ancak adı geçen kitapları ayrı ayrı okumak bütünsellik ve karakter tahlili açısından daha anlamlı bence çünkü merak unsurunun devreye girmesiyle ortaya çıkan keyifle okuma hali ancak bu şekilde sağlanabiliyor. 

Başlığın evlilik olarak belirlenmesinin nedeniyse bahsi geçen kitaplarda anlatılan dönemin flört ve evlilik anlayışı, kadının toplumdaki yeri, toplumun evliliğe olan bakışı üzerine söz söyleyen bölümlerden oluşması. Ancak tabiri caizse ortadan alınmış birkaç bölüm kitabın bütününde ne kadarını işgal eder ya da ana temaya ne derece hizmet eder sorusu, yukarıdaki dört kitabı okumadıysanız cevapsız kalıyor. 

Mutlaka tavsiye ederim dediğim bir kitap değil ne yazık ki. 

30 Mart 2021 Salı

İnsan Neyle Yaşar - Lev Tolstoy

Tolstoy'un en önemli kitaplarından biri. 

İnsan olmak, erdemli olmak, sevmek, affetmek üzerine çok anlamlı ve çok güzel bir hikaye. 

Kısacık, 56 sayfalık bu öykü kitabının anlattığı öğreti öyle kıymetli, öyle anlamlı ki okumakta geç kaldığım için kendimi kötü hissediyorum. 

Fakir ayakkabıcı Seymon yokluk içinde deri almak için alacaklılarından para toplamaya çalışırken yol kenarında çıplak vaziyette Mihail ile karşılaşır. Kıyafetlerini verir, eve götürür. Seymon'a göre daha gaddar olan karısı Matryona bu işe bozulsa da, mecburen eve gelmiş Tanrı misafirini kabullenir. 

Mihail, Seymon ve eşinden hızla ayakkabıcılığı öğrenirken öykünün sonunda onlara öyle bir ders verir karı kocanın hayata bakışı tümden değişir. 

İnsanca yaşamanın, insanlık vasfını taşımanın birinci şartı koşulsuz sevgi ve merhamettir, öğretisinden yola çıkılan bu öyküyü çok sevdim. Günlük hayatta bunaldığım, üzüldüğüm hatta bazen ne yazık ki isyan ettiğim noktada okumaya karar verdim. 

Mihail, unutamayacağım kahramanım oldun. 

Okuyun, okutun. 

Çok kıymetli. 


Altı Çizili Cümleler

- Ekmek pahalı, emek ucuzdu.

- Adam bir yıl sonrasına hazırlanıyor, ama akşama varmadan öleceğini düşünmüyor.

- Dünyada barış, insanda iyi niyet olmalı.

- Anladım ki Allah insanların birbirinden ayrı ayrı değil, tek vücut halinde yaşamalarını istediğinden; her birine kendi ihtiyaçlarını değil; her birine hepsi için gerekli olan şeyleri ilham ediyor.

- Birinden kötü bir söz işitirsen sessiz kal, kendi vicdanı rahat bırakmasın o kişiyi. 

- Anladım ki, insanlar kendilerini düşünerek yaşıyor gibi görünse de, hakikatte onları yaşatan tek şey sevgidir.
 

Eugenie Grandet - Honore de Balzac

Uzun zaman sonra klasik yazarlardan bir eser okudum. Can Yayınları'nın yeni bir kapak görseliyle yeniden yayımladığı Klasik Kadınlar serisinden Eugenie Grandet. 

Balzac, döneminin yaşantısını, kültürünü, toplum yapısını hep çok irdeleyen ve çok iyi anlatan eserler vermiş. Bu da onlardan biri. 

Fransa'nın taşra denilebilecek kasabalarından birinde yaşayan Grandet ailesinin hikayesini okuyoruz bu kitapta. Baba Mösyö Grandet oldukça cimri, malvarlığını fırsatçılıkla elde etmiş ve bu özelliği ailesiyle olan ilişkisini de epey etkilemiş bir baba karakteri. Kızı Eugenie Grandet ise Mösyö Grandet'nin kızı değilmişcesine saf, temiz duygulara sahip. Etrafındaki insanlarla olan ilişkisinde, kuzeni Charles ile yaşadığı duru aşk yaşantısında bunu çokça hissedebiliyoruz.

Kitapta cimriliğin, çıkarcılığın insan ruhunu nasıl ele geçirdiği, insani duyguları nasıl bertaraf ettiği Balzac'ın muhteşem kaleminden çok etkileyici bir şekilde anlatılıyor. Okurken karakterden nefret etmek, onu soğuk ve itici bulmak işten bile değil. 

Yine Eugenie'nin yaşadığı duygusal çalkantılar, yaptığı tercihler, sevdiği adamdan ayrı kalışı ve buna rağmen merhametini, saflığını ve insanlığını kaybetmemesi okurun gözünde kahraman olmasına sebep oluyor. Bu da yazarın başarısı. 

Ben kitabı okurken çok keyif aldım. Klasik okumayı sevenlere tavsiye ediyorum. 


Altı Çizili Cümleler

- Günümüzün inanılan tek tanrısı, bütün gücüyle para.

- Gökyüzü ile yeryüzü çıkarları arasında sürekli bir düello vardır. 

- Evlilikte aşk, gerçekleşmeyen bir düştür.

- Kadının yanılgısı neredeyse her zaman iyiye olan inancından ya da doğruya olan güveninden kaynaklanır.

- İnsanoğlunun korkunç kaderi! Cehaletten ileri gelmeyen hiçbir mutluluk yoktur.